Nev FSM Dermatoloji
Bölümü’nden Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, dudak dolgusu ile ilgili önemli
açıklamalarda bulundu.
Dudak dolgusunun
istenilen dudak görünümünü elde etmek için veya dudaktaki mevcut asimetrileri,
görüntü bozukluklarını hafifletmek ve azaltmak için hyaluronik asit içerikli
dolgu maddelerinin ameliyatsız olarak iğne veya kanül adı verilen özel
aparatlar kullanılarak enjekte edilmesi olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Aycan Özden
Sezgin, "Hyaluronik asit içerikli dolgular kullanıldığı için istenildiği
zaman dolgu hyaluronidaz isimli bir sıvı enzim ile eritilebilir. Dudakta hiçbir
zaman kalıcı dolgu kullanımı uygun değildir" dedi.
Dudak yüz orantısı
açısından önemli bir yere sahip
Uzm. Dr. Sezgin, “Hyaluronik
asit, vücutta doğal olarak da bulunan bir madde olup, kişi yıllar içinde
yaşlanma süreci ile birlikte sahip olduğu dudak dolgunluğunu kaybetmektedir.
Dudak dolgusu kimi zaman bu doğal yaşlanma sürecinde kaybedilen hacmi yerine
geri koymak için yapılırken kimi zaman da istenilen, arzu edilen daha belirgin
dudak hacmine kavuşmak için yapılır. Dudak, yüz orantısı içerisinde önemli bir
yere sahip olup tıpkı burun ameliyatı veya burun dolgusunda olduğu gibi işlem
sonrasında yüze çekicilik sağlamaktadır” dedi.
Hyaluronik asit
sayesinde dudak eski hacmine dönmüyor
Hyaluronik asit
içerikli dudak dolgusunun etkisi geçici olarak belirtilse de tekrarlayan
uygulamalar sayesinde dudak hacminin hiçbir zaman dolgusuz olduğu zamanki
hacmine geri dönmemekte olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “Yaşla
hacmini kaybeden dudak eğer eski hacmine dönmesi konusunda dolgu ile müdahale
edilmezse, zamanla dudak etrafında barkod çizgileri adı da verilen dudak üstü bölgesinde
kırışıklıklara da neden olmaktadır. Bu nedenle, kişinin eskiden sahip olduğu
dudak hacminin dolgu ile sağlanması güzel bir yaş alma süreci yaşayabilmesi
açısından önemlidir” dedi.
Doğuştan olan dudak asimetrileri şekil bozuklukları
hafifletilebilir
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “Dudak dolgusu sayesinde; doğuştan olan dudak asimetrileri şekil bozuklukları hafifletilebilir. Herhangi bir asimetri veya bozukluk olmaksızın kişinin tamamen isteği doğrultusunda ince dudaklarda hacim artışı yaratılabilir. Kişi sadece yıllar önce olan dudak hacmini istiyorsa ekstra hacim vermeden sadece yıllar içindeki yaşlanma sürecinin azalttığı eski hacmine kavuşturulabilir. Bunun yanı sıra dudağa yapılan dolgu ile dudak çevresinde oluşmakta olan kırışıklıklar hafifler, yaş ile uzamış olan dudak burun mesafesinin daha kısa görünmesini sağlar. Gülerken rahatsız eden diş eti görünürlüğü varsa bunun azalmasını da sağlar” dedi.
Cerrahi olmayan bir teknik olduğu için dikiş ve bandaj gerektirmemekte
Dudak dolgusu işleminden önce dudağa lokal anestezik krem sürüldüğünü belirten Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “Uyuşma sağlandıktan sonra ince uçlu iğneler veya kanüller (ucu künt keskin olmayan iğneler) yardımıyla dudakta istenilen hedef bölgelere dolgu maddesi verilir. Cerrahi olmayan bir teknik olduğu için dikiş ve bandaj gerektirmemektedir. Ayrıca, hyaluronik asit içerikli dolgular kullanıldığı için istenildiği zaman dolgu hyaluronidaz isimli bir sıvı enzimi ile eritilebilir” diyerek sözlerini bitirdi.
-
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin Özgeçmiş
Popüler Yazılar
- Kalp damarlarının incelemesind...
- Kadın sağlığını tehdit eden se...
- Güngör: “Kış aylarında boğaz a...
- Okullarda el, ayak, ağız hasta...
- Ağrılara doğal çözüm: Nöralter...
- AIDS hastalığı tüm dünyada hız...
- Safra kesesi taşları neden olu...
- Hamilelik belirtileri nelerdir...
- Akciğer kanserinin bir numaral...
- Boğaz kuruluğu neden olur? Boğ...