
Nev Sağlık Grubu Nöroloji bölümünden Uzm. Dr. Damla Fındık, neredeyse her yaşta görülebilen, kişilerin günlük hayatını olumsuz yönde etkileyen ve genellikle tedavi sürecinin oldukça uzun sürdüğü hastalıklardan biri olan epilepsi hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu.
Dr. Damla Fındık, “Epilepsi nöbeti beyindeki anormal aşırı aktivite sonucu gelişen geçici semptom ve bulgulardır. Bu bulgular kollarda bacaklarda kasılma, boş gözlerle bakma, düşme, anlamsız konuşma atakları şeklinde olabilmektedir” dedi.
“Hastayı güvenli bölgeye almalısınız”
Dr. Fındık, “İlk nöbet hasta ve hasta yakınlarında büyük endişe ve korkuya neden olmaktadır. Nöbet geçiren birini gördüğümüzde yapmamız gereken şeyler; hastayı güvenli bölgeye almak, başının altına yumuşak bir şey koymak, başı yana dönük olacak şekilde yatırılması, hastanın rahat nefes almasını sağlamak (giysilerin yakasını açmak gibi)” ifadelerde bulundu.
“Nöbet öncesi bir şey hissedip hissetmediği mutlaka sorulmalıdır”
“Çalışmalar bir kişinin hayatı boyunca tek nöbet geçirme riskinin %8-10 arasında olduğunu göstermektedir. Tek nöbet geçiren kişilerin 2/3 ü tekrar nöbet geçirmemektedir. Nöbetin tekrar etme riski ilk 6 ayda en yüksek olup bu risk giderek azalmaktadır” diyen Fındık, “Tekrarlayan nöbetlerde EEG, kranial MR, kan tetkikleri ve mümkünse nöbet kamera kaydı tanı koymamızda önemli tetkiklerdir. Hastaya nöbet öncesinde herhangi bir şey hissedip hissetmediği mutlaka sorulmalıdır. Bunlardan en yaygın olanları epigastrik yükselen his, hoş olmayan koku alma, kendisini başka yerde hissetme, korku, uyuşma, ağrı ve görsel halüsinasyonlardır” dedi.
“Tedavi sürecini en az 2-4 yıl olarak planlamaktayız”
Fındık, “İlk nöbetle gelen hastada altta yatan patoloji saptamadığımızda ilaçsız takip edebilmekteyiz ancak nöbetlerin tekrarlaması halinde ilaç tedavisi gerekmektedir. Antiepileptik ilaçları hastanın nöbet tipine, yaşına, eşlik eden hastalıklarına, cinsiyetine göre seçmekteyiz. Tedavi sürecini en az 2-4 yıl olarak planlamaktayız. Tedavinin başarılı olmasında hasta uyumu oldukça önem arz etmektedir. İlaç saatlerine dikkat edilmesi, beslenme ve uyku düzenini uyulması tedaviyi oldukça olumlu etkilemektedir” açıklamalarında bulundu.
-
Uzm. Dr. Damla Fındık Özgeçmiş